Genel

TEPAV: Hazine Nakit Dengesinin 2023 Yılı Görünümü ve Yılsonu Bütçe Tahmini

2023 yılındaki seçimler ve deprem nedeniyle hayata geçirilen harcama artırıcı düzenlemeler enflasyondaki artışa bağlı olarak artan vergi gelirlerinin yanı sıra seçim sonrasında hayata geçirilen ek motorlu taşıtlar vergisi ve dolaylı vergilerdeki oran artışlarına rağmen Hazine nakit dengesini olumsuz yönde etkilemiştir. Bu kapsamda 2022 yılında 169 milyar TL olan Hazine nakit açığı 3,7 kat artış göstererek 625 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.

Bütçe gelirlerinin Hazine banka hesaplarında toplandığı ve nakit dengesindeki gelir kalemini oluşturması, bütçe giderlerinin ise yine bu banka hesaplarından yapılması nedeniyle MYB ve Hazine Nakit Dengesi arasında organik bir ilişki bulunmaktadır. Nitekim önceki yıllarda olduğu gibi 2022 verileri de bütçe ve nakit dengesi rakamlarının birbirine oldukça yakın gerçekleştiğini göstermektedir. Bu bağlamda 2023 yılı Hazine nakit dengesinin 625 milyar TL açık vermesinden hareketle 2023 MYB dengesinin de programda öngörülen 659 milyar TL civarında açık vermesi öngörülmektedir. Ancak 2023 yılına ilişkin ek bütçe ile personel ödeneklerinde bir artış yapılmadığını ve personel giderlerindeki artış nedeniyle yapılacak ödenek üstü harcamaların öngörülen 650 milyar TL tutarındaki bu açığın büyümesine neden olabileceğini de not etmek gerekmektedir.

Diğer taraftan, henüz Ekim ayında TBMM’ye sevk edilmiş olan ve daha birkaç hafta önce yasalaşan 2024 yılı bütçe teklifinde, 2023 yılı için 1,6 trilyon TL’lik bir açık rakamına yer verilmişti. Ekim ayında açıklanan tahminle 3 ay sonraki gerçekleşme verileri özellikle son iki yılda önemli tahmin hataları olduğunu göstermektedir. Öte yandan, her ne kadar hükümet tarafından yapılan tahminler de dahil 2023 bütçe açığının programın çok ötesinde olacağı yaygın bir şekilde öngörülmüş olsa da Temmuz 2023’te yayınlanan 2023 Bütçesi Sürpriz Sonla Bitebilir başlıklı TEPAV Değerlendirme Notunda program paralelinde bir açıkla yılın kapanabileceği olasılığından bahsedilmişti. Dolayısıyla hükümetin bütçe tahminlerinin önemli ölçüde aşağı yönlü sapması beklenmektedir.

Hükümetin 2023 yılında bütçe açığının 1,6 trilyon TL seviyesinde olması öngörüsüne paralel olarak 14 Temmuz 2023 tarihinde yapılan yasal düzenleme ile 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 5. maddesindeki borçlanma limiti 2023 yılı için 3 kat artırılmış ve 2,18 trilyon TL’ye yükseltilmişti. Ancak 2023 yılında net 823 milyar TL borçlanma yapılırken bunun 625 milyar TL’lik kısmı nakit açığının finansmanında kullanılmış, bakiye 198 milyar TL ise Hazinenin banka hesaplarına aktarılmıştır.

Hazine nakit dengesindeki gelişim, GSYH’ye oran olarak daha dikkat çekici bir görünüme işaret etmektedir. Bu kapsamda, 2024 yılı bütçe teklifindeki GSYH tahminine ulaşılması durumunda faiz dışı açığın GSYH’ye oranının yüzde 0,3 nakit dengesinin ise yüzde 2,5 gibi görece makul seviyelerde olması beklenmelidir. Bu durumda 2023 yılı bütçe açığının GSYH’ye oranı da yüzde 3 veya altında gerçekleşebilir.

Hazine nakit açığının GSYH’ye oranı sınırlı bir ölçüde artarken giderlerdeki 3 puanlık artış dikkat çekicidir. Nitekim bütçenin harcama bazında kalıcı genişlemeye yol açan seçim dönemindeki düzenlemeler nedeniyle 2024 yılında da nakit bazlı giderlerin yüksek seyretmesi, ancak 2023 yılındaki ek vergilerin 2024 yılında olmaması nedeniyle nakit bazlı gelirlerin GSYH’ye oranının yüzde 20’nin altına düşmesi beklenmelidir. Öte yandan 2024 Ocak ayında yapılan ÖTV düzenlemeleri ve yıl içinde yapılabilecek ilave vergi düzenlemeleri ile ek MTV’nin yürürlükten kalkmış olmasından kaynaklanan vergi kaybı telafi edilebilir.

Finansman tarafında ise 2023 yılında iç borç kullanımının GSYH’ye oran olarak artış gösterdiği dikkat çekmektedir. Hazine nakit açığı kapsamında ihtiyaç duyulan tutarın ötesinde borçlanarak GSYH’nin 0,8’i oranında bir tutarı banka hesaplarına aktarmıştır. Ayrıca banka hesaplarındaki döviz ve altın cinsinden varlıkların değerlenmesiyle birlikte kasa bankadaki net artış GSYH’nin yüzde 1,4’ü oranında olmuştur. 2019 yılından bu yana üst üste her yıl Hazine banka hesaplarında kayda değer artışlar olduğu dikkate alındığında gerek yüksek faiz oranları gerekse GSYH’nin yüzde 30’unu aşan kasa bakiyesinin taşıma maliyeti nedeniyle 2024 yılı ve sonrasında bütçede faiz yükünün artması beklenmektedir.

Özetle:

 Seçimden sonra kur korumalı mevduattan kaynaklanan bütçe yükünün TCMB’ye devredilmesi, deprem harcamalarının ötelenmesi, ek MTV ve diğer vergi düzenlemelerinin yapılması ve enflasyonla birlikte artan vergi gelirleri gibi nedenlerle MYB’nin Orta Vadeli Program ve hükümetin 2024 bütçe teklifinde öngörülenden daha iyi bir performans göstermesiyle 2023 yılında Hazine nakit açığı 625 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Yıl sonunda bütçe açığının da buna paralel olması beklenmektedir.

 Ancak bütçenin harcamalar tarafında esneklik kalmamış olması, 2024 yılına ertelenmiş olan harcamalar ve vergi gelirlerinin artırılabilmesi için yapısal reformların gerekliliği, bütçe katılığını artırırken Hazinenin esnekliğini azaltıyor ve çok yüksek kasa bakiyesi taşımasına yol açıyor. Bu da bütçenin faiz yükünü artırıcı bir faktör olarak dikkat çekiyor.

 Seçimler, savaşlar, depremler ve krizlerle zor bir yılı geride bırakan Hazine için 2024 yaklaşan yerel seçimler, bölgesel ve küresel siyasi ve ekonomik riskler nedeniyle bir başka zor yıl olacak gibi görünüyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu