Fed’in faiz kararının ardından dolar endeksindeki düşüş, yurt içinde döviz kurlarının seyrini belirleyecek kritik bir aşamaya işaret ediyor. Fed Başkanı Jerome Powell’ın enflasyondaki hızlı düşüş ve para politikasındaki sıkılaşmanın muhtemelen sona erdiği yönündeki açıklamalarıyla birlikte faiz indirimleri konuşulmaya başlandı.
Bu gelişmelerle birlikte Fed’in mart ayında faiz indirimine gidebileceği ve önümüzdeki yıl 150 baz puanın üzerinde bir indirim yapabileceği öngörülmeye başlandı. Dolar endeksi gerilerken, ABD’nin 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi de düşüş gösterdi ve doların seyrini etkiledi.
Dolar/TL ise küresel düzeydeki dolar endeksinin gerilemesinin etkisiyle önceki günü 28,96 lira civarında tamamladı. Yeni güne ise 29,02 lira seviyesinden başladı.
Piyasaların değerlendirdiği noktalar neler? Seçim sonrası rezervlerde yaşanan artış eğilimi, haziran ayından bu yana devam ederek rekor seviyelere ulaştı. TCMB’nin Haftalık Para ve Banka İstatistikleri’ne göre Merkez Bankası toplam rezervleri, mayıs sonundan bu yana 42,9 milyar dolar artarak 141,373 milyar dolara yükseldi. Bu, tüm zamanların en yüksek seviyesi olarak kaydedildi.
Rezervlerdeki bu rekorun yanı sıra, Türkiye’nin risk primini gösteren CDS de dün 300 baz puanın altına gerileyerek 2021 Şubat’ından bu yana en düşük seviyeye ulaştı.
TCMB başkanlık görevine Şahap Kavcıoğlu’nun atanmasının ardından risk priminde artış yaşanmış, bu durum ay sonunda 480 baz puanı aşmıştı. Ancak sonrasında nispeten durağan bir seyir izleyen risk primi, parasal gevşeme politikasının başlamasıyla tekrar yükselişe geçmiş ve Temmuz 2022’de 900 baz puanı görmüştü.
Moody’s kararı
Yerel piyasa katılımcıları, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye’nin değerlendirmesini bekliyor. Moody’s’in bu gece duyurulması beklenen değerlendirmesinde, Türkiye’nin kredi notunu muhtemelen “B3” seviyesinde tutması beklenirken, görünümünü “durağan”dan “pozitif”e yükseltebileceği öngörülüyor.
Mahfi Eğilmez daha önce yaptığı bir açıklamada, üç büyük kredi derecelendirme kuruluşunun (S&P, Moody’s ve Fitch) notlarının hangi yatırım kategorisine karşılık geldiği ve ne anlama geldiği konusunda bilgi paylaşmıştı. Bu değerlendirmeler, yatırımcılar için ülke ekonomisinin kredi riskini değerlendirmede önemli bir kılavuz niteliği taşımaktadır.
Kaynak: Mahfi Eğilmez – X
